Apply to create account -> mailto:apply [snail] wiki [period] audio
Gitar Amfisi Mikrofonlama
Gitar Amfisi Mikrofonlama
Bir hoparlör üzerine mikrofon yerleştirme, elektro gitar sesinin biçimlendirilmesinde kritik bir unsurdur. Mikrofonun hoparlöre olan uzaklığı, mikrofonun karakteristik özellikleri ve odanın akustik yapısı gibi faktörlere bağlı olarak oldukça farklı sesler elde edilebilir. Bu faktörleri araştırmak amacıyla Hochschule Düsseldorf’ta bir proje gerçekleştirilmiştir. Projede profesyonel gitaristler çeşitli gitarlar çalmış, öğrenciler ise bu oturumları kaydetmiştir. Bu makale kapsamında, kaydedilen DI (Direct Input) kayıtları reamping yöntemiyle yeniden işlenmiştir.
Reamping, canlı kayıt sonrasında bir gitar parçasının bir amfi aracılığıyla tekrar işlenmesi sürecini ifade eder. Bu yöntem, bir müzik grubunun gitar kayıtlarını bir prodüktöre göndermesine ve prodüktörün sesi sonradan düzenlemesine olanak tanır. İlk adımda, bir DI kutusu (direct injection box) aracılığıyla gitar sinyali kuru (efektsiz ve doğrudan) şekilde kaydedilir; bu sinyal, gitar–amfi–kabin zincirinden ayrılarak kayda alınır. İkinci adımda, bir reamping kutusu, daha önce kaydedilmiş bu sinyali doğru empedans ve seviye ile gitar amfisine uygun hâle getirir. Gerekirse, sinyal bu aşamada efekt cihazlarından geçirilerek amfiye gönderilebilir. Son adımda, ses bir gitar kabinine yönlendirilir ve burada yerleştirilen mikrofonlarla üretilen ses kaydedilir.
Bu yöntem sayesinde gitarist, kayıt sonrasında bile sesini yeniden şekillendirme ve farklı efektlerle zenginleştirme imkânına sahip olur. Bu makalede yapılan karşılaştırmalarda çalma tekniği gibi değişkenleri dışarıda bırakmak ve mikrofonların ses üzerindeki etkisini daha doğrudan karşılaştırmak amacıyla reamping yöntemi tercih edilmiştir.
Ekipman
Amfiyi kaydetmek için beş farklı mikrofon sırayla kullanılmıştır: Shure SM57, AKG C414EB, Royer R-121, Sennheiser MD421 II ve Sennheiser MKH800 PH48. Kullanılan gitar, Stratocaster tipi bir Music Man Luke II modelidir. Amfi olarak, Marshall’ın 50. yıl özel üretimi olan JVM410H gitar amfi kafası, hoparlör olarak ise Celestion G12 Vintage 30 tercih edilmiştir. Efekt cihazları arasında ise Ibanez TS808 Pro overdrive pedalı ve Radial Engineering markasına ait bir reamping kutusu yer almıştır.
Ekipmanların Özellikleri ve Kayıt Detayları
Microphones
Shure SM57 Shure SM57, kardioid (tek yönlü) yapıya sahip dinamik bir mikrofondur. Stüdyo ortamlarında sıklıkla perküsyon ve gitar kayıtlarında kullanılır. Güçlü, net sesi ve sağlam yapısıyla tanınır. Frekans yanıtı nominal olarak 40 - 15.000 Hz aralığındadır.
AKG C414 AKG C414, dört farklı yönelme karakteristiği arasında seçim yapılabilen bir kondenser mikrofondur. Bu çalışmada kardioid moduna ayarlanmıştır. Oldukça lineer frekans yanıtına sahiptir ve bu sayede son derece gerçekçi bir ses yakalaması sağlar. Frekans aralığı nominal olarak 20 - 20.000 Hz’dir.
Royer R-121, şekil-8 (figure-of-eight) yönelme karakterine sahip bir ribbon mikrofondur. Sesi hafif grenli ve sıcak karakterlidir; bu da onu distorsiyonlu elektro gitar sesleri için oldukça uygun hâle getirir. Frekans aralığı nominal olarak 30 - 15.000 Hz’dir.
Sennheiser MD421 II, kardioid yönelme karakterine sahip bir dinamik mikrofondur. Dahili olarak sunulan seçilebilir bas filtresi sayesinde hem vokal hem de enstrüman kayıtlarında esnek bir kullanım sağlar. Frekans aralığı nominal olarak 30 - 17.000 Hz’dir.
Sennheiser MKH800 P48 Sennheiser MKH800 P48, beş farklı polar pattern (yönelme karakteristiği) arasında geçiş yapılabilen bir kondenser mikrofondur. Bu çalışmada kardioid modunda kullanılmıştır. Özellikle geniş frekans aralığı (nominal olarak 30 - 50.000 (!) Hz), bu mikrofonu geniş frekans spektrumuna sahip kayıtlar için son derece uygun hâle getirir.
Metal müziğe uygun bir ses karakteri üretebilme yeteneği nedeniyle, Marshall JVM410H gitar amfi kafasının 50. Yıl Özel Üretim versiyonu tercih edilmiştir. Bu amfi, lambalı (tüplü) yapıda olup, Crunch, Clean ve Overdrive dahil olmak üzere 12 farklı temel ses seçeneği sunmaktadır. Reamping işlemi için, amfi "Overdrive Two" kanalında orta seviye güçte bir ön ayar (preset) kullanılarak ayarlanmıştır. Kullanılan kontrol ayarları şu şekildedir:
Celestion G12 Vintage 30 hoparlörü, uzun yıllardır Metal müzik tarzı için en çok tercih edilen hoparlör ünitelerinden biri olmuştur. Frequency Response
Gitar, Kablo, ve Efekt Pedalı
Music Man Luke II, Stratocaster tarzı bir gitardır ve diğer birçok Music Man gitarı gibi metal müzik türünde oldukça popülerdir. Manyetiklere dair daha fazla bilgi ve ses karşılaştırmaları için, gitar ve manyetik karşılaştırmalarıkonulu ilgili makaleye bakılabilir.
TS Pro TS808 Overdrive Pedal Stüdyodaki duvar prizinden amfiye kadar olan kablo uzunluğu 7,5 metre, amfi ile hoparlör arasındaki mesafe ise 6,25 metre olarak belirlenmiştir. Kablo uzunluklarının ses üzerindeki etkisiyle ilgili daha fazla bilgiye, bu konuyla ilgili tamamlayıcı makalede ulaşılabilir.
TS808 Pro Overdrive pedalı, gitarın distorsiyonunu daha zengin hâle getirmek için kullanılmıştır. Bu ayar, günümüzün birçok modern metal prodüktörü ve gitaristi tarafından tercih edilmektedir.
Mikrofon Karşılaştırması
Setup
Aşağıda yer alan mikrofon karşılaştırmasında, mikrofonlar hoparlör önünde farklı pozisyonlara yerleştirilmiş ve sinyal her seferinde yeniden kaydedilmiştir.
Pozisyon 1: Hoparlörün merkezinden 9 cm uzaklıkta Pozisyon 2: Hoparlörün merkezinden 9 cm uzaklıkta ve yatayda 6 cm yana kaydırılmış Pozisyon 3: Hoparlörün merkezinden 18 cm uzaklıkta Pozisyon 4: Hoparlörün merkezinden 18 cm uzaklıkta ve yatayda 6 cm yana kaydırılmış Pozisyon 5: Hoparlörün merkezine yalnızca 3 mm uzaklıkta
Her videoda yalnızca tek bir mikrofon kullanılmıştır. Her video, yukarıdaki beş pozisyonun her biri için altı tekrar içermektedir. Ayrıca, gitarda iki farklı manyetik ayarı ve üç farklı miksaj versiyonu arasında da değişkenlik bulunmaktadır: Birinci versiyon tam prodüksiyonlu, ikinci versiyon ek efektler olmadan, üçüncü versiyon ise yalnızca ilk ekolayzır uygulanmış hâlidir.
Mikrofonların karşılaştırmasının farklı ses seviyelerinden etkilenmemesi için, tüm kayıtlar aynı ses yüksekliği düzeyine normalize edilmiştir.
Mikrofon, hoparlöre ne kadar yakın yerleştirilirse, bas frekans içeriği o kadar artar (→ yakınlık etkisi, proximity effect). Mikrofon daha uzağa yerleştirildiğinde ise ses daha dengeli hâle gelir. Ayrıca, mesafe arttıkça mikrofon, odanın akustik karakterini daha fazla yakalar. Mikrofonun yatay eksende kaydırılması ise yüksek frekansların azalmasına, orta frekansların öne çıkmasına ve atağın (vurgu etkisinin) azalmasına neden olur. Bu da sesi daha kontrollü ve yumuşak bir karaktere büründürür.
Bu çalışmada incelenmeyen diğer bir yerleşim biçimi ise mikrofonların açılı konumlandırılmasıdır. Bu yöntem, sesi biraz daha dolaylı (yansımalı) hâle getirir, ancak etkisi genellikle minimal düzeydedir.
Genel olarak, mikrofona müdahale etmeden önce istenilen sesin öncelikle odada yaratılması en iyi yaklaşımdır. Bu, müzisyenin kendisini daha rahat hissetmesini sağlar çünkü çaldığı ses “doğru” gelir. Ayrıca, sonrasında yapılacak post-prodüksiyon işlemlerinden de ciddi zaman tasarrufu sağlar.
Prodüksiyon
am miks içinde, aşağıda belirtilen efektler tüm mikrofonlara grup kanalına gönderilen (send effect) ortak bir işlem olarak uygulanmıştır.